Bu site de ne?
Labels: spinodal
yazının tamamını okumak için burayı tıklayın...
Labels: spinodal
Bu döküman, web standartlarını kullanmanın, geliştiricinin daha az zaman ve para harcayarak üretebildiği yöntemle ve ziyaretçilerin daha iyi bir deneyim yaşayacağı web sayfaları oluşturmanızı nasıl ve neden sağlayacağını açıklamaktadır. Bunun yanısıra, olabildiğince çok kişi tarafından erişilebilir, yüksek kalitede web sayfaları üretmenin diğer yöntemlerini, prensiplerini ve en iyi uygulamalarını tartışmaktadır.
Doksanların ikinci yarısında internet ve web ana akım haline geldiğinde, tarayıcı üreticileri, henüz, CSSi (Cascading Style Sheets) tasarımcıların bir HTML dökmanının sunumunu kontrol edebilmek amacıyla kullanabilmelerine yetecek kadar geliştirmemişlerdi. CSS Level 1’in belirtiminin (specification) 1996’da, CSS Level 2’nin belirtiminin ise 1998’de yayınlandığı düşünülürse, bu geliştirmenin o zamanki eksikliği bir miktar anlaşılabilir.
Tarayıcılardaki CSS desteğinin eksikliği, basılı malzeme üzerinde çalışırken mümkün olabilen denetim düzeyine alışmış grafik tasarımcıların beklentileri ile birleştiğinde, HTML, web sayfalarının görünüşünü kontrol etmeyi olası hale getiren her türlü yöntemle suistimal edildi. Bu suistimallere en büyük örnek, tasarımcılar, border="0"
özelliğini kullanaraktabloların sınırlarını gizleyebildiklerini, böylece sayfa düzenini kontrol edebilecekleri görünmez bir ızgara oluşturabildiklerini keşfettiklerinde oluşan akımdır. Diğer bir örnek ise yine sayfa düzenini kontrol etmeye yardımcı olan, saydam yani görünmez aralık (spacer) GIF’lerinin kullanımıdır.
HTML’in hedefi hiçbir zaman döküman görünüşünü kontrol etmek olmadığından, kısa yollar, geçersiz kodlar ve üreticiye özel elemanlar (etiket/tag), özellikler (attribute) kullanıldı. Geçerleme çok az kişi tarafından bilinen ya da kullanılan birşeydi. Bu tarz kod için en açıklayıcı isim etiket (tag) çorbasıdır.
Tarayıcıların yeni sürümleri çıktıkça, CSS desteği geliştirildi ve genişletildi ama bu gelişme ve genişlemenin hızı olması gerektiği kadar değildi. Tarayıcı üreticilerinin CSS’i geliştirmek konusunda bu kadar yavaş olmalarına rağmen, çok sayıda insanın makul düzeyde CSS desteği olan tarayıcıları kullanıyor olduğu öyle bir noktaya geldik ki artık HTML’i sadece gerçek amacıyla, yani bir dökümanın görünüşünü değil yapısını tanımlamak amacıyla kullanmamamız için hiçbir neden kalmadı. Bu yüzden, artık özellikle bu amaçla tasarlanmış olan CSS’i kullanabiliriz.
Web standartları, W3C ve diğer standart oluşumları tarafından bir araya getirilmiş olan, web tabanlı içeriğin yaratılmasında ve çözümlenmesinde kullanılan teknolojilerdir. Bu teknolojiler, gelecekte de doğru biçimde görüntülenebilecek dökümanların Web’de yayımlanmasını ve bu dökümanların olabildiğince çok insan tarafından erişilebilir olmasını sağlamak üzere tasarlanmışlardır.
Bu döküman, yapı için XHTML 1.0 Strict, sunum için CSS Level 1 and Level 2 ve betik (sript) yazma için ECMAScript 262 (betik yazma için çok fazla örnek olmasa da) üzerinde durmaktadır.
Bir dökümanın web standartlarına bağlı kalınarak oluşturulduğu söylendiğinde döküman yukardaki teknolojiler kullanılarak üretilmiş olmanın yanısıra aşağıdaki özellikleri de sergiliyor demektir:
Çevirenin notu: Yazı boyunca semantic kelimesi semantik olarak çevrilmiştir. Tam karşılığı “anlam bilimsel”dir, ancak bu yazıda “doğru, mantıklı ve olması gerektiği gibi, anlamına uygun biçimde” anlamında kullanılmaktadır.
“Tüm tarayıcılarda çalışır” cümlesinin “tüm tarayıcılarda aynı görünür” demek olmadığına dikkat edin. Bir dökümanın tüm tarayıcılarda aynı görünmesini sağlamak neredeyse imkansızdır. Yalnızca resimden oluşsa bile bir web sayfasının heryerde aynı görünmesi sağlanamaz. Web’de sunulan dökümanlara, farklı işletim sistemlerinde çalışan çok fazla sayıda değişik tarayıcı araç kullanarak değişik boyutlardaki ve kalitelerdeki monitörler aracılığıyla (ya da hiç monitörsüz), tarayıcılarının varsayılan metin büyüklüğünü ve diğer seçeneklerini değiştirmiş kullanıcılar tarafından erişilir. Bunu kabullenmek hayatınızın çok daha az karışık olmasını sağlar. Web sayfaları hazırlayan herkes, kağıt üzerinde yayın çıkaranlar ya da televizyon için filmler üretenler gibi düşünülmesi gereken önkoşulların varolduğunu bilmelidir.
Bazı web geliştiricileri ve tasarımcıları web standartlarını kullanmaya karşı direnç gösterirler. Sık görülen nedenler şunlardır: Çok zor
, Nasıl olsa her şekilde çalışıyor
ve Kullandığım araçlar geçersiz kod üretiyor, ne yapayım
.
Duygusal olarak tepki göstermek ve bildiğiniz, kullanırken kendinizi rahat hissettiğiniz teknikleri bırakıp yeni birşey öğrenmeye direnç geliştirmek çok kolaydır. Ancak, duruma mantıklı olarak bakarsanız web standartlarını öğrenmenin ve kullanmanın bir çok getirisi vardır. Bunlara bir kaç örnek:
Web standartları, web sitesi yaratıcılarına para ve zaman kazandırır, ziyaretçilere ise çok daha güzel bir deneyim yaşatır. Bunun yanısıra, web standartları “gelecek”tir. Hali hazırda, web standartlarını kullanmıyorsanız şimdi başlamanın tam zamanıdır, aksi taktirde arkada kalma riskini almış olursunuz.
Web sitenizin kod kalitesini nasıl arttırabileceğiniz konusunda bir W3C dökümanı.
Web Standartları Projesi’nin bildirisi.
Web Standartları Projesi’nin web standartlarının ve onları kullanmanın neden iyi olduğunu derinlemesine anlatan dökümanı.
Bir şirketin web standartlarını kullanarak nasıl para kazanabileceği üstüne bir Netscape DevEdge makalesi.
Pazarlama, iletişim ve IT bölümlerinden proje paydaşlarına seslenen bir Web Standartları Projesi makalesi.
Geçerleme, bir dökümanın, yazıldığı dilin kurallarına uyup uymadığını kontrol etme işlemidir. Bu işlemi, bir metnin yazım ve sözdizim kurallarına uyumunu kontrol etmeye benzetebilirsiniz.
Geçerleme, web sayfaları geliştirme sürecinin çok önemli bir parçasıdır. Farkedilmesi zor birçok hata geçerleme sırasında bulunur. Hatalar, yazım hataları kadar basit olabileceği gibi yanlış kullanılan bir elaman ya da özellik kadar ciddi de olabilir.
Ne yazık ki bir çok insan sayfalarını geçerlemez. Bazı insanların bundan haberleri bile yoktur, diğerleri ise bu işlemi unuturlar ve hatta bazıları bilerek ve isteyerek geçerlemeden sakınırlar. Bu durum için ağırlıkla tarayıcı üreticileri suçlanabilir. Birçok tarayıcı hata vermek yerine, geçersiz HTML kodlarını ellerinden geldiğince düzgün biçimde çözümlemeye ve yazan kişinin ne kastettiğini becerebildiği kadar kestirmeye çalışır. işte tarayıcıların bu davranışları bugün yazılmakta olan özensiz kodlara neden olmuştur. Bu tür kodlar kestirilemeyen sonuçlar ürettikleri ve web tarayıcıların hata işleme yöntemlerine güvendiklerinden dolayı sorunludurlar.
HTML ve CSS kodlarınızı geçerlememeniz için hiç bir neden yok. Aksine, bu sizin leyhinize.
Why we won’t help you (Neden size yardım etmeyeceğiz?), Mark Pilgrim’in geçerlemenin avantajlarını anlattığı harika bir yazısıdır. Makale, ayrıca, yardım istemeden önce dökümanlarınızı geçerlemezseniz forumlarda ve e-posta gruplarında yardım bulmanızın neden daha zor olabileceğinden bahsetmektedir.
BBEdit ve Homesite gibi birçok HTML editörü, yerleşik geçerleme araçlarına sahiptir. Geliştirme aracınızın yerleşik geçerleme yöntemleri yoksa W3C’nin çevrimiçi erişilebilen geçerleme serviserinden faydalanabilirsiniz:
Geçerleme araçlarının ürettikleri hata mesajlarını anlamak bir miktar ustalık isteyebilir. Hata listesinin başlarında yeralan bir hata altınaki birçok hataya neden oluyor olabilir. Bu hataya neden olan kodu düzeltir ve dökümanı yeniden geçerlerseniz hata listesini beklediğinizden fazla kısaltırsınız. Sıkça görülen hata mesajlarının açıklamalarını Black Widow Web Design’ın Common XHTML Validation Errors sayfasında bulabilirsiniz.
Kodunuzu tamamıyla geçerlenmiş hale getirmek çok iyi bir fikirdir ama bazı geçerleme hatalarından kurtulmak oldukça zor olabilir. Buna en iyi örnek sayfaya Flash ya da eklenti (plugin) isteyen başka bir içerik gömmek olabilir. Flash’la ilgili sorunlar hakkında daha detaylı bilgiye Flash Satay: Embedding Flash While Supporting Standards (Web Standartlarını Desteklerken Sayfaya Gömülü Flash Kullanmak) ve Embedding flash without <embed> (<embed> Kullanmadan Sayfanıza Flash Gömmek) sayfalarından erişebilirsiniz.
Web standartlarından sözedilirken sıkça değinilen konulardan biri yapıyı ve sunumu belirleyen kodun birbirinden ayrılmasıdır. Özellikle dökümanın semantik yapısını düşünmeye alışkın değilseniz başlangıçta yapı ve sunumu belirleyen kodun farkını anlamak zor olabilir. Ama, bunu anlamak çok önemlidir. Çünkü bu ikisi birbirinden ayrıldığında bir dökümanın sunumunu CSS ile konrtrol etmek daha kolaydır.
Yapı bir dökümanın olmazsa olmaz parçaları ve içeriğinin semantik ve yapısal kodudur.
Sunum ise içeriğe verdiğiniz stildir. Birçok durumda sunum dökümanın nasıl göründüğü ile ilgilidir ancak herkes grafik bir tarayıcı kullanmadığından bazen dökümanın nasıl duyulduğunu da belirler.
Yapıyı ve sunumu mümkün olduğunca birbirinden ayırın. İdeal olarak, sadece yapıyı ve içeriği kapsayan bir HTML dökümanınız ve sunumu kontrol etmenizi sağlayan bir de CSS dökümanınız olmalıdır.
Yapının ve sunumun birbirinden ayrılması günümüz web tasarımında yaygın değildir. Birçok web sitesinde HTML kodu hem yapısal hem de semantik olarak eksiktir.
Yapıyı ve sunumu birbirinden ayırmak için dökümanın sunumunu kontrol etmek amacıyla tabloları kullanmak yerine CSS kullanmalısınız. Sayfa düzeni için tablo kullanmaya alıştığınızda bu söylediğimi yapmak size zor gelebilir ama düşündüğünüz kadar zor değildir. Bu konuda internette çok miktarda yardım bulabilirsiniz. Ayrıca size katacağı avantajları da çok fazladır. Bu yüzden bu farklı düşünüş tarzını öğrenmeye zaman ayırmaya değecektir.
Seybold 2003’de yapılan bir sunumun slaytları.
Yapıyı sunumdan ayırmanın diğer bir önemli parçası dökümanın yapısını kodlamak için semantik HTML kullanmaktır. Dökümanın o bölümünde kullanmaya uygun yapısal anlamı olan bir xhtml etiketi varsa onun yerine başka bir şey kullanmak için hiçbir nedeniniz olamaz. Diğer bir deyişle bir HTML etiketini başka bir HTML etiketi gibi göstermek için CSS kullanmayın. Örneğin; bir başlığı kodlamak için <h1>
yerine <span>
elemanını kullanmayın.
Semantik HTML kullanarak bir dökümanın değişik bölümlerinin tüm web tarayıcıları için anlamlı olmasını sağlarsınız. Bu tarayıcı, modern bir PC’deki en son grafik tabanlı web tarayıcı, CSS’i işleyemeyen eski bir tarayacı ya da Unix üzerinde metin tabanlı bir tarayıcı olsa da farketmez.
Başlıkları kodlamak için başlığın seviyesine göre <h1>
, <h2>
, <h3>
, <h4>
, <h5>
ya da <h6>
kullanın. <h1>
en üst seviye başlık için kullanılır.
<h1>Döküman başlığı</h1>
<h2>Alt başlık</h2>
Paragrafları kodlamak için <p>
elamanını kullanın. Paragraflar arasında boşluk yaratmak için <br /> elemanını kullanmayın. Paragraflar arasındaki aralıklar (margin) CSS tarafından belirlenir; bu da paragrafların doğru biçimde kodlanmasını gerektirir.
<p>Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscingelit. Donec risus. Ed rhoncus sodales metus. Donec adipiscingmollis neque. Aliquam in nulla.</p>
Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit.Donec risus. Sed rhoncus sodales metus. Donec adipiscing mollis neque. Aliquamin nulla.
Birşeylerin listesini kodlayacaksanız liste yapın. XHTML’de üç farklı liste türü vardır: sırasız listeler, sıralı listeler ve tanım listeleri.
İmli listeler olarak da bilinen sırasız listeler <ul>
ile başlar ve </ul>
ile sonlanır. Her liste elemanı <li>
elamanı içinde yazılır.
Sıralı listeler ise <ol>
ile başlayıp </ol>
ile sonlanır.
Tanım listeleri biraz daha farklıdır. Terimler ve anlamları/açıklamaları gibi bölümleri kodlamada kullanılırlar. Tanım listeleri <dl>
ile başlayıp </dl>
sonlanır. Açıklanacak her terim <dt>
elemanı, terimin anlamı/açıklaması da <dd>
elemanı içinde yazılır.
<ul>
<li>Öge 1</li>
<li>Öge 2</li>
<li>Öge 3</li>
</ul>
<ol>
<li>Öge 1</li>
<li>Öge 2</li>
<li>Öge 3</li>
</ol>
<dl>
<dt>web sitesi</dt>
<dd>Bir kuruma ya da kişiye ait birbiri ile bağlantılı web sayfalarının toplamı.</dd>
<dt>web sayfası</dt>
<dd>Metin, grafik ve diğer ortam bileşenlerini içerebilen, internet üzerindeki temel bilgi birimi.</dd>
</dl>
Listenin içeriğinin alışılmış bir liste gibi görünmesini istemediğiniz de bile CSS liste kullanımını olanaklı kılar. Bağlantıların bir listesi olan yol bulma (navigation) barı buna iyi bir örnek olabilir. Bir menüyü liste gibi kullanmak menünün CSS desteklemeyen tarayıcılarda da anlamlı görünmesini sağlar.
<q>
elemanı, kısa, satır içi (inline) alıntılar için kullanılmalıdır. Web tarayıcıları <q>
elamanının içeriğinden önce ve sonra otomatik olarak tırnak imleri ekler. Ne yazık ki, Internet Explorer bunu yapmaz ve hatta bazı durumlarda <q>
elemanı erişim sorunlarına dahi neden olabilir. Bu nedenle kimileri <q>
kullanmaktan kaçınmanızı onun yerine tırnak imlerini sizin eklemenizi salık verir. Satır içi (inline) alıntıları uygun sınıflarla <span>
elemanları ile kullanmak alıntıları CSS ile biçimlendirmenizi sağlar ancak bu kodun semantik olarak hiçbir değeri yoktur. <q>
elemanı hakkındaki sorunlarla ilgili daha ayrıntılı bilgi için Mark Pilgrim’in The Q tag (Q etiketi) adlı makalesini okuyabilirsiniz.
Daha uzun, bir iki paragraflık alıntılar için <blockquote>
elemanı kullanılmalıdır. O zaman alıntıyı biçimlendirmek için CSS kullanabilirsiniz. <blockquote>
elemanının içine doğrudan metin yazılamayacağına dikkat edin – içine yazılacak metin bir elemanın içinde olmalı; örneğin <p>
.
cite
özelliği, alıntının kaynağını belirtmek için hem <q>
ile hem de <blockquote>
ile kullanılabilir. Dikkat edin; eğer satıriçi alıntılar için <q>
yerine <span>
kullanırsanız cite
özelliğini kullanamazsınız.
<p>W3C’ye göre <q cite="http://www.w3.org/TR/REC-html40/struct/text.html#h-9.2.1">İfade elamanlarının görüntüleniş biçimi kullanıcıaracına bağlıdır.</q>.</p>
W3C’ye göre İfade elamanlarının görüntüleniş biçimi kullanıcı aracına bağlıdır
.
<p>W3C’ye göre <span class="quote">“İfade elamanlarının görüntülenişbiçimi kullanıcı aracına bağlıdır.”</span>.</p>
W3C’ye göre “İfade elamanlarının görüntüleniş biçimi kullanıcı aracına bağlıdır.”.
<blockquote cite="http://www.w3.org/TR/1999/REC-html401-19991224/struct/text.html"> <p>“İzleyen bölümler metinleri yapılandırma konuları üzerinde duruyor. Metin görünümleri ile ilgili elemanlar (hizalama elemanları, font elemanları, biçem sayfaları, vb.) belirtimde bulunmaktadır. Karakterler hakkında bilgi için döküman karakter seti ile ilgili bölüme başvurunuz.”</p></blockquote>
“İzleyen bölümler metinleri yapılandırma konuları üzerinde duruyor. Metin görünümleri ile ilgili elemanlar (alignment elemanları, font elemanları, biçem sayfaları, vb.) belirtimde bulunmaktadır. Karakterler hakkında bilgi için döküman karakter seti ile ilgili bölüme başvurunuz.”
<em>
vurgu için, <strong>
ise daha güçlü vurgu için kullanılır. Birçok tarayıcı vurgulanmış metni italik,daha güçlü vurgulanmış metni kalın görüntüler. Ancak bu bir zorunluluk olmadığından vurgulanmış metnin nasıl görüntüleneceğinden emin olmak için görünümlerini CSS ile belirlemek en doğrusu olacaktır. Yapmak istediğiniz sadece görsel bir efekt ise vurgu elemanı kullanmayın.
<p><em>Vurgulanmış</em> metin normalde italik olarak,<strong>daha güçlü vurgulanmış</strong> metin ise kalın görüntülenir.</p>
Vurgulanmış metin normalde italik olarak, daha güçlü vurgulanmış metin ise kalın görüntülenir.
XHTML tabloları sayfa düzeni için kullanılmamalıdır. Ama, tablo verilerini göstermek için tabii ki tablolar kullanılmalıdır. Veri tablolarını olabildiğince erişilebilir kılmak için tabloyu oluşturmakta kullanılabilen birçok farklı bileşeni bilmek ve kullanmak gerekir. Bunlara örnek, tablo başlıkları (<th>
), özetler (summary
özelliği), ve etiketlerdir (<caption>
elemanı).
<table class="example" summary="Bu tablo İsveç’teki1999–2003 yılları arası nüfus artışını göstermektedir.">
<caption>İsveç’teki yıllık nüfus artışı, 1999–2003</caption>
<thead>
<tr>
<td> </td>
<th scope="col">1999</th>
<th scope="col">2000</th>
<th scope="col">2001</th>
<th scope="col">2002</th>
<th scope="col">2003</th>
</tr>
</thead>
<tbody>
<tr>
<th>Nüfus</th>
<td scope="row">8 861 426</td>
<td scope="row">8 882 792</td>
<td scope="row">8 909 128</td>
<td scope="row">8 940 788</td>
<td scope="row">8 975 670</td>
</tr>
<tr>
<th>Artış</th>
<td scope="row">7 104</td>
<td scope="row">21 366</td>
<td scope="row">26 368</td>
<td scope="row">31 884</td>
<td scope="row">34 882</td>
</tr>
</tbody>
</table>
1999 | 2000 | 2001 | 2002 | 2003 | |
---|---|---|---|---|---|
Nüfus | 8 861 426 | 8 882 792 | 8 909 128 | 8 940 788 | 8 975 670 |
Artış | 7 104 | 21 366 | 26 368 | 31 884 | 34 882 |
Tablolar ve kullanımları hakkında daha fazla bilgi için, Tables in HTML documents (HTML dökümanlarında tablolar) ve HTML Techniques for Web Content Accessibility Guidelines 1.0 (Web İçeriği Erişilebilirlik Yöntemleri için HTML Teknikleri 1.0) yazılarından faydalanabilirsiniz.
Semantik yöntemle nasıl kodlama yapılacağını öğreten harika bir kaynak.
HTML 4.01 kullanarak modern, yapılandırılmış ve standartlara uyumlu web sayfaları oluşturmak mümkündür. Ancak, temiz, semantik kodlamaya geçiş ve XML gibi diğer gelecek kodlama dillerine daha hazırlıklı olmak için yeni oluşturulacak web sayfaları için XHTML 1.0 Strict kullanılmasını öneririm. Bu dökümandaki örnekler de XHTML 1.0 Strict kullanılarak hazırlanmıştır.
XHTML 1.0, HTML 4’ün XML 1.0 içinde yeniden formule edilmiş ve HTML’in yerine kullanılmak için geliştirilmiş halidir. Kullanılmasını önerdiğim XHTML 1.0 Strict sunuma yönelik kodlama yapılmasına izin vermez (HTML 4.01 de buna izin vermez ama burada XHTML’e odaklanmak istiyorum). Bu yüzden, XHTML 1.0 Strict yapıyı sunumdan ayırmaya zorlar.
HTML’in son srümü olan XHTML 1.1 kullanımı teknik açıdan biraz daha zordur. Çünkü belirtim, XHTML 1.1 dökümanlarının MIME türü olarak application/xhtml+xml
kullanılması ve text/html
olarak sunulmaması gerektiğini belirtir. text/html
kullanmak yasaklanmamıştır ama kullanılması önerilmez. Öte yandan, application/xhtml+xml
kullanması gereken XHTML 1.0, HTML uyumlu ise MIME türü olarak text/html
kullanabilir. XHTML Media Types (XHTML Medya Türleri) başlıklı W3C notu W3C tarafından önerilen MIME türlerine genel bir bakış içerir.
Ne yazık ki, bazı eski tarayıcılar ve Internet Explorer application/xhtml+xml
MIME türünü algılamaz ve böyle bir durumda ya kaynak kodu gösterir ya da dökümanı hiç görüntülemez.
application/xhtml+xml
kullanmak isterseniz, sunucunun, dökümanı isteyen tarayıcının MIME türünü destekleyip desteklemediğini kontrol etmesini ve destekliyorsa kullanmasını aksi taktirde text/html
kullanmasını sağlamalısınız.
Sunucu tarafı betikleri için PHP kullanıyorsanız içerik üzerine anlaşma betiği, farklı tarayıcılara farklı MIME türü göndermek için kullanılabilir. :
<?php
if (stristr($_SERVER[HTTP_ACCEPT], "application/xhtml+xml") ||stristr($_SERVER["HTTP_USER_AGENT"],"W3C_Validator")) {
header("Content-Type: application/xhtml+xml; charset=iso-8859-1");
header("Vary: Accept");
echo("<?xml version=\"1.0\" encoding=\"iso-8859-1\"?>\n");
}else {
header("Content-Type: text/html; charset=iso-8859-1");
header("Vary: Accept");
}?>
Betik, kullanıcı ajanının “application/xhtml+xml” değerini içeren Accept HTTP başlığı gönderip göndermediğini ya da kullanıcı ajanının application/xhtml+xml
MIME türünü işleyebildiği halde uygun bir Accept HTTP başlığı göndermeyen W3C HTML geçerleyicisi olup olmadığını kontrol eder. Bu durumlardan biri doğruysa döküman application/xhtml+xml
olarak sunulur. Bu tarayıcılar ayrıca bir de XML deklerasyonu göndermişlerdir. Internet Explorer’ın da içinde bulunduğu diğer tarayıcılara ise text/html
olarak sunulur ve dökümana, IE/Win tarayıcılarını Quirks (acayip) moduna dönüştüren -ki bunun olmasını istemeyiz- XML deklerasyonu eklenmez.
Content-Type başlığından sonra proksi sunucuları gibi ara önbelleklere, dökümanıın içerik türünün dökümanı isteyen istemcinin yeteneklerine göre değişebildiğini söyleyen bir Vary başlığı gönderilir.
PHP kullanılarak yazılmış daha gelişmiş bir içerik üzerine anlaşma betiğini Serving up XHTML with the correct MIME type (XHTML’i doğru MIME türü ile sunmak) yazısında bulabilirsiniz. Bu betik, kullanıcı ajanının q-rating’ini (belirli bir MIME türünü ne kadar doğru işleyebildiğini belirtir) dikkate alır ve dökümanı application/xhtml+xml
desteklemeyen kullanıcı ajanlarına text/html
olarak göndermeden önce XHTML’i HTML 4’e dönüştürür.
Bu da ASP ve VBScript kullananlar için benzer bir betik:
<%If InStr(Request.ServerVariables("HTTP_ACCEPT"), "application/xhtml+xml") > 0 Or InStr(Request.ServerVariables("HTTP_USER_AGENT"), "W3C_Validator") > 0 Then
Response.ContentType = "application/xhtml+xml"
Response.Write("<?xml version=""1.0"" encoding=""iso-8859-1""?>" & VBCrLf);Else
Response.ContentType = "text/html"End IfResponse.Charset = "iso-8859-1"%>
MIME türü application/xhtml+xml
olduğunda Mozilla gibi bazı tarayıcıların hata içeren dökümanları görüntülemediğini göreceksiniz. Bu geliştirme sürecinde çok iyi bir davranış olabilir ama XHTML uzmanı olmayan kişilerce güncellenen çevrimiçi sitelerde tüm kodun hatasız olduğundan emin olamadığınız sürece sorunlara yol açabilir. Böyle bir durumdaysanız HTML 4.01 kullanmayı seçebilirsiniz.
Aşağıdaki liste, HTML yerine XHTML 1.0 Strict kullanmayı düşündüğünüzde en çok dikkat etmeniz gereken noktaları göstermektedir:
Hep küçük harf kullanın ve tüm özellikleri tırnak içinde yazın: Tüm eleman ve özellik isimleri küçük harf olmalı ve tüm özellik değerleri tırnak içinde yazılmalı.
Yanlış: <A HREF="index.html" CLASS=internal>
Doğru: <a href="index.html" class="internal">
Tüm elemanları kapatın: HTML’de bazı elemanları kapatmayabilirsiniz. Bu elemanlar bir sonraki elemanın başlangıcında otomatik olarak kapanır. Ama XHTML buna izin vermez. <img>
gibi içeriği boş olan elemanlar dahil tümü kapatılmalıdır.
Yanlış: <li>Bileşen 1
Doğru:
<li>Bileşen 1</li>
Yanlış: <p>Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit.
Doğru: <p>Lorem ipsum dolor sit amet, consectetuer adipiscing elit.</p>
Yanlış: <br>
Doğru: <br />
Yanlış: <img src="image.jpg" alt="">
Doğru: <img src="image.jpg" alt="" />
Özellikler kısaltılamaz: HTML’de bazı özellikler kısaltılabilir ama XHTML buna izin vermez.
Yanlış: <input type="checkbox" id="checkbox1" name="checkbox1" checked>
Doğru: <input type="checkbox" id="checkbox1" name="checkbox1" checked="checked" />
Kullanımdan kalkmış elemanları kullanmayın: HTML 4.01 Transitional ve XHTML 1.0 Transitional’de kullanılabilen bazı elemanlar XHTML 1.0 Strict’de (ve HTML 4.01 Strict’de ) kullanımdan kaldırılmıştır. Bunlara örnek şunlar verilebilir:<font>
, <center>
, alink
, align
, width
, height
(bazı elemanlar için) ve background
.
Web Standartları Projesi W3C’ye HTML XHTML çiftinden hangisini kullanmanız gerektiğini ve bunun nedeni soruyor
HTML’den XHTML’e geçiş hakkında bir A List Apart makalesi.
XHTML ve CSS’in nasıl kullanılacağını anlatan güzel bir yazı.
W3C, XHTML 1.0 ile HTML 4 arasındaki farkları anlatıyor.
XHTML 1.0 Strict ile Transitional arasındaki farkların bir özeti.
Web Standartları Projesi W3C’ye XHTML ve HTML için hangi MIME türünü kullanmanız gerektiğini ve bunun nedeni soruyor.
XHTML dökümanlarında hangi medya türlerinin kullanılması gerektiğinin bir özeti.
HTML Dog’un XHTML’de kullanmamanız gereken eleman ve özellikleri anlattığı kılavuzu.
MIME türleri ve farklı sunucu tarafı betik dillerinde içerik üzerine anlaşmanın nasıl yapılacağı hakkında bir döküman.
MIME türleri ve XHTML hakkında bir W3C dökümanı.
Şu an, çok az HTML dökümanının doğru ve tam bir döküman tipi (doctype) ya da DTD’si (Document Type Declaration) vardır. Birkaç yıl öncesine kadar işlevsellikten çok dekoratif olarak kullanılmaktaydı ama artık bir döküman tipinin oluşu tarayıcıda dökümanın nasıl çözümlendiğini büyük oranda etkilemektedir.
Geçerli olmak için tüm HTML ve XHTML dökümanlarının döküman tipi deklerasyonu olması gerekir. Doctype, HTML ya da XHTML’in hangi sürümününün kullanıldığını belirtir. Geçerleyiciler geçerleme işleminde, tarayıcılar ise dökümanı çözümlerken hangi modu kullanaclarını belirlerken bu ifadeden faydalanır. Dökümanda doğru ve tam bir doctype deklerasyonu varsa birçok tarayıcı CSS spesifikasyonunu yakından izleyeceği standart modda çalışır. Ayrıca dökümanın tarayıcıda çözümlenmesi de hızlanır çünkü bu durumda tarayıcı geçersiz HTML kodlarını algılamaya, çözümlemeye çalışmaz. Bu ayrıca farklı dökümanlarda farklı çözümleme yapılmasını engeller.
Aşağıdaki doctype dökümanı XHTML 1.0 Strict kullanılarak oluşturulmuştur ve “doctype switching” (döküman tipi geçişi) özelliği bulunan tarayıcıalrın standart moda geçmesini sağlar.
<!DOCTYPE html PUBLIC "-//W3C//DTD XHTML 1.0 Strict//EN" "http://www.w3.org/TR/xhtml1/DTD/xhtml1-strict.dtd">
Doctype deklerasyonunun neden kullanılması gerektiği ve nasıl kullanılacağı üzerine bir A List Apart makalesi.
Döküman tipi geçişi olan tarayıcıların farklı doctype deklerasyonlarından nasıl etkilendiğinin özeti.
W3C’nin doğru doctype deklerasyonlarının listesi.
HTML dökümanları karakter kodlamalarını belirtmek zorundadır.
Karakter kodlamasını belirtmenin en doğru yöntemi web sunucusunu karakter kodlaması ile birlikte content-type
başlığını da gönderecek biçimde yapılandırmaktır. Bunu yapmanın detayları hakkında daha fazla bilgi için kullandığınız web sunucusu yazılımının belgelerine bakmalısınız.
Apache kullanıyorsanız, karakter kodlamasını belirtmek için .htaccess
dosyanıza bir ya da birkaç kural eklemelisiniz. Örneğin, tüm dosyalarınız utf-8 kullanıyorsa şu kuralı ekleyin:
AddDefaultCharset utf-8
Belli bir dosya adı uazantısına sahip dosyalar için karakter kodlaması belirtmek için ise:
AddCharset utf-8 .html
Sunucunuz PHP betikleri kullanmanıza izin veriyorsa karakter kodlaması için şunu kullanabilirsiniz:
<?php header("Content-Type: application/xhtml+xml; charset=utf-8");?>
Sayfalarınızı HTML olarak sunmak istiyorsanız application/xhtml+xml
bildirimini text/html
olarak değiştirin. Herhangi bir nedenle web sunucunuzu kullandığınız karakter kodlamasına göre yapılandıramıyorsanız dökümanlarınızın <head>
bölümünde bir <meta>
elemanı kullanın. Hatta web sunucunuz doğru yapılandırılmış da olsa dökümanlarınızda karakter kodlamasını belirtmek iyi bir fikirdir.
Örneğin, aşağıdaki <meta>
elemanı tarayıcıya dökümanın ISO-8859-1
karakter kodlaması kullandığını bildirir:
<meta http-equiv="content-type" content="text/html;charset=ISO-8859-1" />
Web Standartları Projesi W3C’ye geliştiricilerin karakter kodlamasını nasıl belirtmeleri gerektiğini soruyor.
Farklı karakter kodlamaları hakkında bir makale.
HTML dökümanlarında yerel ve özel karakterlerin nasıl kullanılacağının açıklaması.
Karakter kodlaması seçmek ve belirtmek hakkında bir ders.
Şimdiye kadar çoğunlukla font özelliklerini belirtmek için kullanılan CSS artık dökümanın tüm düzenini kontrol etmek için kulanılabilir. Ancak bunu etkili bir biçimde yapabilmek düzeni tablolar kullanarak belirlemekten çok daha farklı bir yaklaşım gerektirir.
CSS’in düzeni etkili bir biçimde kontrol edebilmesi için yapısal ve semantik XHTML kullamak gerekir.
Daha önce de değinildiği gibi CSS için tarayıcı desteği son yıllarda çok gelişmiştir. Ne yazık ki tüm tarayıcı üreticileri açık standartları kullanmakla ilgilenmemektedir, bu yüzden bahsedilen bu desteğin miktarı tarayıcıdan tarayıcıya değişmektedir. Bunun yanında taraycılarda beklendiği biçimde davranmamalarına yolaçan yazılım hataları da bulunmaktadır.
Şu anda (2004) CSS desteği en üst düzeyde olan tarayıcılar Mozilla (ve Gecko üzerine kurulu diğer tarayıcılar: Firefox, Camino, Netscape 6+), Opera ve Safari (WebCore üzerine kurulu diğer tarayıcılar: OmniWeb 4.5 ve daha ileri sürümleri). Internet Explorer 6/Win aynı derecede CSS desteği sunmaz, ama yine de en temel işleri yapmanıza izin verir. Internet Explorer 5/Mac CSS1 için çok iyi desteğe sahiptir ancak CSS2’yi o kadar iyi desteklemez. Windows için IE 5.* bir miktar destekler ama dikkat etmeniz gereken bazı sorunları vardır. Internet Explorer’ın daha önceki sürümleri bahsetmeye değmeyecek derecede az destek sağlamaktadır. Aynı şey Netscape’in 6’dan önceki sürümleri için de geçerlidir.
Birçok insan şu anda Windows altında Internet Explorer kullanmakta olduğundan tarayıcıyı en küçük ortak bölen olarak düşünmelisiniz. Bu, daha iyi CSS desteği olan tarayıcılar için olan tasarımınızda onların yeteneklerini kullanmamalısınız ya da kullanmayacaksınız anlamına gelmez.
Kullanımda olan tarayıcıların tümü, grafiksel olarak çekici bir düzen yaratmak amacıyla tamamıyla CSS kullanan web sitelerini çözümlemek için gereken seviyede CSS desteğine sahip değildir. Ama ne mutlu ki, birçok web sitesine uğrayan ziyaretçilerin çok çok azı CSS-tabanlı sayfa düzenini doğu biçimde çözümleyemeyecek kadar eski tarayıcı kullanmaktadır.
Bu insanların tamamıyla dışarıda bırakılmayacaklarını belirtmek gerek. Doksanlarda, “yanlış” tarayıcı (aslında Windows için Internet Explorer dışındaki herhangi bir tarayıcı) kullananları, sayfaları doğru görebilmeleri için tarayıcılarını güncellemeleri gerektiğini belirten bir sayfaya yönlendirmek için kullanılan kontrol betikleri çok popülerdi.
Şimdilerde destelenmeyen tarayıcıları ele almanın daha iyi yöntemleri var. Mantıklı ve semantik XHTML kullanmanın bir büyük avantajı da CSS olmasa dahi dökümanları erişilebilir kılmasıdır. — Sayfanın nasıl göründüğü — desteklenen bir tarayıcıyla aynı olmayacaktır ama içerik yine ordadır. Birçok durumda, sitenin ziyaretçilerinin çoğu için, içerik sunumdan çok daha önemlidir. Bu yüzden desteklenmeyen tarayıcı kullananları tamamen dışarda bırakmaktansa stil uygulanmamış bir sayfa görüntülmek daha iyidir.
Bunu yapmanın değişik yöntemleri vardır. En sık kullanılan yöntemlerden biri ilgili CSS dosyasına bağlantıyı sağlamak için @import
kullanmaktır. Netscape 4 ve daha eski tarayıcılar @import
bildirimini tanımazlar ve CSS dosyasını alamazlar. CSS’i tarayıcılardan gizlemenin bir çok yöntemi vardır. CSS’i gizleme yöntemlerinin çoğunun kullandığı ortak nokta web tarayıcılarının CSS kodunu ele alışlarındaki yazılım hatalarıdır. Bunun anlamı, CSS’i gizlemek için kullanılan yazılım hatasını düzelten ama CSS’in bazı bölümlerini gizlemeyi gerektiren eksikliği gidermeyen bir güncellemenin yapılabileceği riskinin varlığıdır. işte bu yüzden sırtınızı CSS atlatma yöntemlerine (CSS hacks) ne kadar az yaslarsanız o kadar iyidir.
Tabii ki tarayıcı kontrolü ve farklı tarayıcılara farklı CSS yönlendirmesi yapmak (ya da hiç CSS göstermemek) için sunucu tarafı teknolojilerini kullanabilirsiniz. Bunu yaparsanız kullandığınız betiği sürekli güncel tutmaya dikkat edin çünkü bir güncelleme ya da yeni bir tarayıcı çıkması durumunda hatalı CSS yönlendirmesi yapıyor duruma düşebilirsiniz.
Eric Meyer CSS’i bazı tarayıcılardan gizlemenin dört yöntemini anlatıyor.
CSS’i tarayıcılardan gizleme tekniklerinden çok fazla sayıda örneğin biraraya getirildiği bir yazı.
Modern tarayıcı kullanan insanların deneyimlerini iyileştirmenin yolları hakkında döküman.
HTML dökümanındaki elemanlara CSS uygulamanın birden çok yöntemi vardır.
Tüm CSS kurallarını bir yada daha fazla ayrı dosyada tutmanın faydaları vardır. HTML dökümanlarının boyutları küçülür, CSS dosyaları tarayıcının önbelleğinde tutulur ve bu yüzden sadece bir kez indirilmeleri yeter ve son olarak tüm web sitesinin görünümünü değiştirmek için yalnızca bir dosyayı değiştirmeniz yeterlidir. Farklı bir dosyada tutulan CSS şöyle görünebilir:
h1 { font-weight:bold;}
Not: Farklı bir dosyada tutulan CSS’de <style>
elemanı bulunmaz.
Bir HTML dökümanına bir CSS dosyasını <link>
elemanı kullanarak bağlayabilirsiniz:
<link rel="stylesheet" type="text/css" href="styles.css" />
ya da bir <style>
elemanı içinde @import
kuralı kullanarak da CSS dosyasına bağlayabilirsiniz:
<style type="text/css">@import url("styles.css");</style>
Bir HTML elemanında style
özelliğini kullanarak doğrudan CSS uygulayabilirsiniz:
<h1 style="font-weight:bold;">Rubrik</h1>
Sunum ve yapıyı birleştirdiği için bu kullanımdan kaçınmalısınız.
Aynı dosyada kullanılan CSS, dökümanın <head>
elemanına ait bir <style>
elemanı içinde bulunur:
<style type="text/css">h1 { font-weight:bold;}</style>
HTML ve CSS kodlarını ayrı dosyalarda bulundurmak en iyi yol olduğundan bu kullanımdan da kaçınmalısınız.
Diğer konuların yanısıra, CSS bağlama ve medya türleri üzerine bir yazı.
Bir CSS kuralı bir seçiciden (selector) ve bir ya da daha fazla deklerasyondan oluşur. Seçici, kuralın hangi HTML elemanına ya da elemanlarına uygulanacağını belirler. Her deklerasyon bir özellik ve bir değerden oluşur. Deklerasyon bloğu {} arasında yazılır ve ; (notalı virgül) ile biter.
Basit bir CSS kuralı şöyle görünür:
p { color:#0f0; font-weight:bold;}
Yukardaki örnekte, p
seçicidir. Bunun anlamı bu kuralın dökümandaki tüm <p>
elemanlarını etkileyeceğidir. Kuraldaki iki deklerasyon <p>
elamanı içindeki tüm metnin yeşil ve kalın yazılmasına sebep olur.
CSS kuralları hakkında daha geniş bilgi için, örneğin, CSS Beginner’s Guide veya CSS from the Ground Up sayfalarından ya da bir CSS kitabından faydalanabilirsiniz.
Okuyucularının da yardımıyla Dave Shea pratik CSS ipuçlarının bir listesini hazırlamış.
John Gallant ve Holly Bergevin kısaltılmış CSS yazmanın yöntemlerini anlatıyorlar.
Farklı CSS seçicilerinin ve nasıl kullandıklarının çok güzel anlatımı.
CSS kullanmaya başlarken en sık yapılan hata gereksiz XHTML elemanları, gereğinden fazla sınıf ve fazladan <div>
elemanı kullanmaktır. Bu kodunuzun geçersiz olacağı anlamına gelmez ama sunumu ve yapıyı birbirinden ayırmanızın en önemli sebeplerinden biri olan daha basit ve temiz kodlar amacını hiçe saymanız anlamına gelir.
Gereksiz XHTML elemanlarının kullanımına bir örnek:
<h3><em>Headline</em></h3>
Başlığı italik yapmak istiyorsanız <h3>
elemanının görünümünü değiştirmek için şu kuralı kullanın:
h3 { font-style:italic;}
Gereğinden fazla sınıf (class) kullanımı şöyle görünebilir:
<div id="main">
<div class="maincontent">
<p class="maincontenttext">
Lorem ipsum dolor
</p>
</div></div>
Oysa şu işinizi görecektir:
<div id="main">
<div>
<p>
Lorem ipsum dolor
</p>
</div></div>
div#main
etiketi içindeki elemanları CSS aracılığıyla kontrol etmek için bağlamsal (contextual) seçicileri kullanabilirsiniz. Yukardaki örnek için şöyle görünecektir:
div#main p { /* kurallar */}
Birçok durumda mantıksal XHTML sayfanızın görünümünü CSS kullanarak fazladan kod yazmadan belirleyebilirsiniz. Ancak bazen biraz ekstra kod eklemek buna değen sonuçlar verecektir.
CSS’i ciddi biçimde kullanmaya başladığınızda eninde sonunda bir takım sorunlarla karşılaşacağınız kesindir. Bazı sorunlar yanlış anlamalardan bazılarıysa açıkça ortaya konmamış belirtimler ve hatalı tarayıcılardan kaynaklanabilir. CSS Crib Sheet başlıklı yazıda güzel öenriler Dave Shea tarafından biraraya getirilmiştir. Aşağıda bu yazıdaki en önemli ipuçlarından birkaçını ve CSS Crib Sheet’de olmayan fazladan birkaç ipucunu bulabilirsiniz:
Önce geçerleyin: Hata ayıklama sürecinde öncelikle hem HTML’i hem de CSS’i geçerleyin. Birçok sorun geçersiz kodlardan kaynaklanır.
İlk etapta en modern tarayıcıyla test edin, daha sonra kodun diğer tarayıcılarda çalışmasını sağlayın: Test yaparken kötü ve/veya yanlış CSS gerçekleştirimi olan eski bir tarayıcı kullanıyorsanız yazdığınız CSS o tarayıcının CSS gerçekleştirimine uyarlanır. Daha gelişmiş bir tarayıcıda test yaparken bazı şeyler sizin yapmayı istediğiniz şekilde görünmeyebilir. Kodlarınızı, önce standartlara en uygun tarayıcıda çalışır duruma getirmek sonra yetenekleri daha yetersiz olan tarayıcılara uyarlamak en doğru yöntemdir.
CSS kutucuk modelini (box model) anlayın: Bir elemanın gerçek genişliğini ya da yüksekliğini bulmak için padding
ve border
değerlerini width
ya da height
değeri ile toplarsınız. Internet Explorer 5.*/Win’de ise, padding
ve border
değerleri verilen width
ya da height
içindedir.
Diyelim ki CSS’iniz aşağıdaki gibi:
div.box { width:300px; padding:20px; border:10px solid;}
Bu div’in toplam genişliği 360px’dir.
10px + 20px + 300px + 20px + 10px = 360px
Internet Explorer 5.*/Win’de, toplam genişlik 300px’dir. İçeriğin genişliği ise 240px’dir.
300px - 10px - 20px - 20px - 10px = 240px
Bu sorunu aşmak için, ya bunu doğru ve yanlış algılayan tarayıcılara farklı değerler vermek amacıyla CSS atlatma yöntemleri kullanırsınız ya da bir eleman için width
değeriyle birlikte padding
ya da border
kullanmaktan kaçınırsınız.
CSS kutucuk modeli hakkında detaylı bir anlatım için Box model dökümanından faydalanabilrisiniz.
Sıfırdan farklı sayısal değerler için birim belirtin: CSS’de width
, height
ve font-size
gibi özellikler için birim belirtmeniz gerekir. Bunun istisnası, değerin sıfır (0) olması durumudur. Bu durumda, sıfır her şekilde sıfır olduğundan birim kullanmak gereksizdir.
Float mantığını kavrayın: float kavramını anlamak biraz zor olabilir ama CSS bazlı sayfa düzenlerinde sıklıkla kullanıldığından bu konu çok önemlidir. Float kavramı ile ilgili bazı güzel makaleler şunlardır: Containing Floats, Floatutorial, ve Float: The Theory.
“LoVe/HAte”: Bağlantılar için yarı (pseudo) sınıfları sırayla tanımlayın; Link, Visited, Hover, Active.
“TRouBLed”: Bir elemanın margin
, padding
ya da border
özelliklerini kısa yöntemle belirtirken değerleri yukarıdan başlayarak saat yönünde verin: Top, Right, Bottom, Left.
Sınıfları ve IDleri görünümlerine göre değil işlevlerine göre isimlendirin: Bir sınıfa .smallblue
ismini verip daha sonra metni büyük ve kırmızı yapmak istediğinizde sınıf adı kafa karıştırıcı bir hal alacaktır. İsimleri, .copyright
ya da .important
gibi, yapıyı ya da işlevi yansıtacak biçimde vermek daha akıllıcadır.
CSS büyük/küçük harf duyarlıdır: class
ve id
HTML özelliklerinin değerleri CSS ile kullanıldığında büyük/küçük harf duyarlıdır (bkz. CSS2 syntax and basic data types).
IDlerinizi kontrol edin: Bir dökümanda bir id
ismi yalnızca bir elemanda olabilirken class
isimlerini birden fazla eleman alabilir.
class
ve id
isimlerinde yalnızca izin verilen karakterleri kullanın: Class
ve id
isimleri yalnızca [A-Za-z0-9] ve tire (-) karakterlerinden oluşabilir, ve tire ya da rakam ile başlayamaz.(bkz. CSS2 syntax and basic data types).
Yorumlarınızı doğru biçimde ekleyin: CSS yorumları /*
ile başlar */
ile sonlanır:
/* Bu bir yorumdur. */
CSS’in sayfa düzenini belirlemek amacıyla nasıl kullanılacağını anlatan bir çok örnek ve adım adım dersler vardır. Basit bir düzenle başlayıp nasıl çalıştığını öğrenmek ve sonra daha gelişmiş düzenlere geçmek iyi bir yöntem olabilir.
Bir başlık, iki sütun ve bir altlık içeren basit bir sayfa düzeni yaratma örneği.
Değişik CSS sayfa düzenlerine bağlantılar içeren bir sayfa.
Erişilebilirlik, bir web sayfasını erişilebilir kılmak için en önemli neden bu olsa da sadece engelli ziyaretçilerin kullanımını desteklemek değildir. Erişilebilir bir web sayfası engelli ya da değil herkes için en iyi şekilde çalışır ve farklı web tarayıcılar veya araçlar kullanan çok sayıda insan tarafından erişilebilir.
Bir web sayfasını erişilebilir yaptıkça o sayfanın daha az çekici olacağı ya da erişilebilir olmayan bir web sayfasından çok farklı görüneceği sık rastlanan bir yanlış algılamadır. Bu kesinlikle doğru değildir. Erişilebilirlik görünümü etkilemek zorunda değildir.
Erişilebilirliğin herkese nasıl faydası olabileceğine bir örnek: Bir web sitesi bir seminere kayıt olmak amacıyla hazırlanmış bir form içermektedir. Formu kullanarak, seminere üç şehirden hangisinde katılınacağı seçilebilmektedir. Her şehrin adı bir seçim düğmesinin (radio button) yanında yer almaktadır. Eğer formu yaratan kişinin aklında erişilebilirlik yoksa grafiksel bir tarayıcı kullanan kişilerin bir şehir seçmek için imleçlerini minik seçim düğmesinin üzerine getirip tıklamaları gerekecektir. Geliştirici erişilebilirlik konusunu biliyorsa ve her seçim düğmesinin yanındaki etiketleri <label>
elemanı ile kodlamışsa şehir seçmek için isimlerine de tıklanabilecektir. Sizce formu kullanan herhangi biri için hangisi daha basittir?
Semantik ve iyi yapılandırılmış XHTML kullanmak sizi erişilebilir web sayfalarına oldukça yaklaştıracaktır. Bir dökümanın ne kadar erişilebilir olduğunu anlamak için o dökümanı Lynx gibi metin tabanlı bir taratyıcıda görüntülemeye çalışıp içeriğinin ne kadar anlam ifade edebildiğine bakın. Bu yapmanız gereken erişilebilirlik testlerinden en küçüğü de olsa iyi bir başlangıç olacaktır.
Birçok web tasarımcısı tarayıcı penceresini, herbiri kendi HTML dökümanını içeren bağımsız parçalara bölmek için çerçeveleri kullanmayı sever. Bu intranet uygulamaları için faydalı olabilir. Ama herkese açık bir web sitesinde çerçeveleri kullanmanın bir çok sakıncası vardır:
robots.txt
dosyası kullanarak bunun üstesinden gelmeye çalışırlar. Diğer siteler ise arama motorları aracılığıyla siteye gelen herkesi bir JavaScript yardımıyla ana sayfaya yönlendirirler. Hedef daha az ziyaretçi sayısı ise her iki yöntem de iş görür.Tüm bunların yanısıra, kendinizi de zora sokarsınız. Çerçeveler bir web sitesinin teknik olarak karmaşıklığını artırır.
Genelde insanlar “sayfa düzeni için tablo kullanmayın” önerisni “tablo kullanmayın” olarak yorumlamaktadır. Ancak bu yanlış bir algılamadır. Kodlamaya çalıştığınız tablo verisiyse bir tablo kullanmalsınız. Ancak, veri tabloları oluştururken tabloları daha mantıklı ve erişilebilir yapmanın birçok yolu olduğunu unutmayın.
Nasıl erişilebilir tablolar oluşturulabileceği hakkındaki makalelere bağlantılar.
Tablo verisi için nasıl tablo kullanılacağı üzerine bir makale.
Genellikle formları kullanmak gereksiz derecede zordur. Bunun nedeni biraz mantıksız yöntemlerle hazırlanmış olmaları biraz da arka plandaki HTML kodunun formları daha erişilebilir ve kullanımı kolay kılmak amacıyla varolan elemanları kullanmıyor olmasıdır. <label>
, <fieldset>
ve <legend>
elemanları kullanılmak için vardır.
“Formların düzeni için ne kullanılmalı” sorusu sık sorulan bir sorudur. Kimileri formların tablo verileri olduğunu ve tablo biçiminde kodlanmaları gerektiğini söylerken kimileri de CSS kullanılması gerektiğini savunur. Her ikisini de kullanabilirsiniz ama tablo kullanırsanız, formun doğrusallaştırıldığında dahi anlamlı ve kullanılabilir olmasına dikkat edin.
Erişilebilir formlar üzerine bir WebAIM makalesi.
Daha iyi ve erişilebilir formlar hazırlamanın temelleri üzerine bir makale.
JavaScript’e bağımlı olmaktan kaçının. Düşündüğünüzden çok daha fazla insan güvenlik nedeniyle ya da açılan pencereleri engellemek amacıyla tarayıcısında JavaScript kullanımı devre dışı bırakmıştır. Hatta JavaScript desteklemeyen tarayıcı bile kullanıyor olabilirler. TheCounter.com’a göre web kullanıcılarının 6%’sı JavaScript’i devre dışı bırakmış durumdadır. Bu rakam W3Schools.com’da 8%dir.
JavaScript’in kullanıldığı birçok durumda aslında Javascript ziyaretçiye hizmet etmemektedir. Tabii ki JavaScript kullanmanın ziyaretçilere çok daha iyi deneyimler yaşattığı durumlar da vardır. Bunlara form girişlerinin geçerlenmesi örneği verilebilir.
Tüm bunların JavaScript kullanmayın demek olmadığını unutmayın. Söylemek istediğim bir web sitesinin çalışmasını JavaScript’e bağımlı hale getirmeyin.
Aynı şey cookieler için de geçerlidir. Ziyaretçi cookieleri engellediğinde siteniz çalışmayacak duruma gelecek denli cookielere bağımlı olmasın.
Bu bölüm aslında web standartları ya da erişilebilirlikle ilgili değil. Ama burada, çünkü, URLlerin oluşturulma şekli bir web sitesinin arama motorları tarafından ne kadar iyi indeksleneceğini ve ziyaretçileri tarafından ne kadar kullanılabilir olduğunu belirler.
Bazı arama motorları sonları sorgu ifadeleri ile (query string) biten URLleri takip etmez. İçeriğini dinamik olarak veritabanlarından oluşturulan web sitelerinde bu tür URLler çok yaygındır ve yaklaşık şöyle görünürler:
http://yourdomain.com/products.asp?item=34627393474632&id=4344
Hem arama motorları hem de insanlar için daha kullanışlı bir URL oluşturmanın en kolay yolu URL sanki bir klasöre bakıyormuş gibi görünecek biçimde değiştirmektir. Böyle yapıldığında yukarıdaki örnek şu şekilde görünür:
http://yourdomain.com/products/item/34627393474632/id/4344/
Web sunucusu bu yeni URLyi yorumlar ve kendi içinde ilk örnekteki haline dönüştürür. Bunun nasıl yapılacağı ile ilgili detaylı dökümanlara erişebilmeniz için bağlantıları bu bölümün sonunda bulabilirisiniz.
Daha kolay ama daha karmaşık bir yöntem ise görünür URLleri yeniden yazmak (rewrite) ve insanlar tarafından okunur kılmaktır:
http://yourdomain.com/products/flowers/tulips/
Bu tür URL kullanmanın avantajları, arama motorları tarafından sitenin daha etkili indekslenmesi, URLlerin insanlar tarafından kolay okunabilmesi ve sunucu tarafında hangi teknolojiyi kullandığınızı gizleyebilmenizdir. URL, .asp, .cf, .cgi or .jsp gibi, sunucuya özgü dosya uzantılarını içermediğinden, bunu yapmanız gerektiğinde sunucu tarafında kullandığınız teknolojiyi değiştirmek de kolay olacaktır.
URLlerinizde sorgu ifadeleri kullanma yöntemini seçerseniz ampersandları, &, HTML karşılıklarına, &
, kodlamalısınız. Böyle yapmazsanız bazı tarayıcılar, yapmaları gerektiği gibi ampersandı bir HTML bileşeninin başlangıcı olarak algılar ve eğer hemen ardından gelen metin bir HTML bileşenine denk geliyorsa tarayıcı URLyi dönüştürür ve birçok durumda da sorgu ifadesini bozar.
Bahsedilmeye değer bir başka konu da birçok web sitesi için www
alt etki alanı kullanmanın gereksiz oluşu ve http://www.yourdomain.com/
yerine http://yourdomain.com/
şeklinde kullanılması gerektiğidir. Bu konuda daha fazla bilgiye no-www.org adresinden ulaşabilirsiniz. www
alt etki alanı kullanın ya da kullanmayın, web sunucunuzda http://www.yourdomain.com/
ve http://yourdomain.com/
adreslerine gelen tüm trafiği aynı URI’a yönlendirmek iyi bir fikirdir.
Belirli URL türleri için varolan problemleri ve URLlerinizi nasıl daha iyi hale getirebileceğinizi anlatan bir makale.
URLleri “/” ile bitirmenin neden iyi bir fikir olduğunu anlatan yazı.
URLler hakkında makale ve derslere bağlantılar içeren sayfa.
Sorgu ifadelerindeki kodlanmamış ampersandlarla ilgili sorunların daha detaylı anlatımı ve bir test durumu.
Önerilen kitapların, web sitelerinin ve e-posta gruplarının bir listesi.
CSS kullanımını anlatan proje bazlı bir kitap.
İlk Eric Meyer on CSS’in devamı.
CSS önerilerini açıklayan bir referans kitap.
Erişilebilirlik ve nasıl erişilebilir web sayfaları oluşturulabileceği hakkında mükemmel bir kitap.
W3C’nin resmi belirtimi.
W3C’nin resmi belirtimi.
CSS’in pratik kullanımları ve uygulamaları hakkında konuşmalara adanmış bir e-posta grubu.
HTML ve CSS dersleri, referanslar ve makaleler içeren çok geniş bir web sitesi.
Aynı HTML dökümanının görünümünün CSS kullanarak tamamen farklı yöntemlerle nasıl değiştirileceğine çok sayıda örnek.
CSS hakkında yazılmış çok iyi birkaç makale.
Makaleler, uygulamalar, tarayıcı hataları ve daha fazlası.
Özellikle web standartları kullanarak tasarımın getirileri ve teknikleri üzerine odaklanmış, web içeriğinin tasarlanması, geliştirilmesi ve anlamı konusunda makaleler içeren haftalık çevrimiçi dergi.
Web’i yaratmakla ilgilenenlerin e-posta listesi. Listede en çok konuşulan konular, web tasarımı ve web geliştirme.
W3C’nin resmi belirtimi.
HTML ve CSS dersleri, referanslar ve makaleler içeren çok geniş bir web sitesi.
Joe Clark’ın erişilebilirlik kitabının çevrimiçi biçimi.
Mark Pilgrim’in erişilebilirlik üzerine kitabı.
W3C’nin erişilebilir web siteleri oluşturmak konusunda resmi kılavuzları.
W3C’nin biraraya topladığı, web sitelerinin erişilebilirliğini sınamak ve geliştirmek için kullanılabilecek araçların listesi.
“Web Standartları Projesi, tüm web teknolojilerine basit ve karşılanabilir erişimi garantileyen standartlar için savaşan en köklü koalisyondur.”
MACCAWS’ın misyonu, web standartlarını müşteriler için ticari anlamda çekici bir seçenek haline getirmek için web yazarlarına gereken kaynakları sağlamaktır. MACCAWS’taki dökümanlardan en önemli ikisi şunlardır: What Every Web Site Owner Should Know About Standards: A Web Standards Primer ve The Way Forward with Web Standards.
Web standartlarını kullanmaya başlamak için Dave Shea’nın hazırladığı bir kılavuz.
W3C’nin resmi belirtimi.
HTML ve CSS dersleri, referanslar ve makaleler içeren çok geniş bir web sitesi.
Yorumlar, sorular ve öneriler? Lütfen bana ulaşın..
© Copyright 2004 Roger Johansson - Çeviri: Mert Derman a.k.a spinodal
Yazının aslına şu adresten, kaynak sitesindeki Türkçe haline ise bu adresten erişebilrisiniz.
Çeviri hakkında görüş, eleştiri ve düzeltmelerinizi spinodal at gmail nokta com adresine iletebilirsiniz.
Labels: çeviri, spinodal, web standartları
Labels: internet, spinodal, web standartları
Labels: java, java araçlar, programlama, randomHero
Labels: .net araçlar, cinfikir, java araçlar, spinodal
Labels: spinodal, web standartları
Labels: .net araçlar, eklenti, firefox, java araçlar, spinodal
Labels: .net araçlar, .net geliştirme, programlama, spinodal
Labels: .net araçlar, .net geliştirme, kitap, spinodal
Labels: .net araçlar, .net geliştirme, enterprise library, spinodal
Labels: ipod, linux, randomHero
Labels: programlama, randomHero
The Motivation: The Turkish-I Problem
Labels: .net geliştirme, programlama
Labels: cinfikir, flash, internet, spinodal
Labels: çeviri, spinodal, web standartları
Labels: .net araçlar, .net geliştirme, spinodal
Labels: java, java araçlar, randomHero, websphere
Labels: .net araçlar, .net geliştirme, bioLogic, blog